Kira avukatı, mülkiyet hukuku ve gayrimenkul işlemleriyle ilgilenen avukatlardır. Gayrimenkul, taşınmaz mal olarak da bilinir ve arazi, bina, ev, daire, arsa gibi fiziksel varlıkların kirasını kapsar. Kira hukuku, kiracılar ve kiraya veren kişiler arasındaki ilişkilere yönelik olarak hukuki konularla ilgilenmektedir. Kira hukuku avukatları da kiraya veren ve kiracılar arasındaki konularda profesyonel olarak destek vermektedir. Ülkemizde kira hukuku alanında oldukça fazla dava görülmektedir. Kira hukuku avukatları, kira hukukuna uygun olacak şekilde protokolleri ve sözleşmeleri hazırlar, kira kontratlarını revize eder.
Table of Contents
Kira Avukatı Ne Yapar?
Ülkemizde bulunan kiralık mülk sayısının fazla olmasına bağlı olarak en fazla dava görülen hukuk dallarından birisi de kira hukuku olarak bilinmektedir. Bir mülk kiralanacağı zaman geç veya yanlış bir karar verilmesi durumunda tarafların büyük bir zarara uğraması söz konusu olabilmektedir. Kira sözleşmesi sırasında oluşabilecek zararların engellenmesi için ise hukuk konusunda deneyimli olan Anıt Hukuk Bürosu bünyesindeki profesyonel kira avukat ları ile çalışmayı tercih edebilirsiniz.
Kira ilişkilerine yönelik her türlü uyuşmazlığı kapsayan kira hukuku, kiracının hakları ile ilgili de güvence sağlamaktadır. Kira hukukunda arazi, dükkan, apartman, iş yeri veya konut söz konusu olabilmektedir. Kira sözleşmesinin feshi, kiracının mülkü tahliye etmesi gibi durumlar da kira hukuku avukatlarının çalışma alanında yer almaktadır.
Kira Hukuku Nedir?
Bir malın kiracısı ve malın sahibi arasında yapılan sözleşmeden kaynaklanmakta olan sorumluluklar kira hukuku olarak bilinmektedir. Mal sahibi, malı kiraya veren kişi olarak ifade edilebilir. Kiracı ise mal sahibinin malını bedeli karşılığında kullanan kişidir. Kiracı tarafından kullanım sırasında düzenli aralıklarla mal sahibine kira bedeli ödemektedir. Gerekli detaylar ise kira sözleşmesinde yer almalıdır.
Kiracı ve ev sahibi hazırlanan kira sözleşmesini imzalarlar. Kira sözleşmesinde tüm detayların açık ve net olarak belirtilmesi gerekmektedir. Belirlenen sözleşmeye uygun şekilde kiracının ödeme yapmaması halinde ise mal sahibi kiracıyı dava etme hakkına sahiptir. Bu durum kiracının tahliye edilmesi olarak da ifade edilebilir. Kira sözleşmesi hem mal sahibini hem de kiracının hakları koruması açısından oldukça önemlidir.
Kiracının tahliye kararını kabul etmemesi durumunda tahliye davası açılmaktadır. Açılan dava ise alanında uzman avukatlar tarafından yönetilmektedir. Hukukta bilinen birçok farklı hukuk dalı bulunmaktadır. Dava da kesin olarak başarı elde edilebilmesi için işin uzmanı olan bir avukatla çalışılması önem taşımaktadır.
Kira Hukukunda Tahliye Davası Nedir?
Kiracıların belirlenen kiralarını ödememeleri durumunda tahliye davası açılmaktadır. Kiracılar, kullandıkları malın bedelini ödemekle yükümlüdür. Kiracının malın bedelini ödememesi durumunda ise kiraya veren kişinin icra talebinde bulunması ya da tahliye edilmesini istemesi gibi hakları bulunmaktadır. İcra talebinin açılmasının ardından 7 gün içerisinde itiraz edilmesi mümkün olmaktadır. 30 gün içerisinde ise malın bedelinin ödenmesi gerekmektedir.
Belirlenen süreler içerisinde kiracının gerekli ödemeleri yapmaması halinde mal sahibinin icra hukuk mahkemesine başvurmasıyla tahliye için dava açması mümkün olmaktadır. Davanın sonucunda ise icra memurları tarafından kiracı için tahliye işlemleri başlatılır.
Kira Hukukunda Kira Sözleşmesinin Feshi Hangi Durumlarda Gerçekleşir?
Kira sözleşmesine uyulmaması halinde kira sözleşmesinin feshi söz konusu olabilmektedir. Her iki tarafında sözleşme hükümlerine uyması gerekmektedir. Söz konusu hakların ise sadece kira sözleşmesi yapıldığı sırada mümkün olduğu ifade edilebilir. Malın kullanımından tek bir kişi değil de birden fazla kişinin sorumlu olması halinde ise her kiracı kendi payına düşen durumdan sorumlu olmaktadır.
Her kiracının kendi üzerine düşen kısımdan sorumlu olduğunu söylemek mümkün olmaktadır. Hukuk tarafından gerekli yaptırımların da bu hususta belirleneceğini ifade etmek mümkündür. Kiralık mülk hakkında borcu ödemeyen kiracılar hakkında ise gerekli hukuki işlemler başlatılır.
Kira Hukuku Hangi Konuları Kapsamaktadır?
Genel olarak belirlenen kira bedelinin kiracılar tarafından ödenmemesi halinde ve kiracıların kiralanan mülkü terk etmesi için açılacak olan tahliye davaları kira hukuku kapsamında değerlendirilmektedir. İş yerleri ve konutlar için imar kararları doğrultusunda da kira hukukundan faydalanılması gerekmektedir. Kira sözleşmeleri kapsamında meydana gelmekte olan her türlü ihtilaf doğrultusunda borç hukuku devreye girmektedir. Bu kapsamda ise 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe giren Türk Borçlar Kanunu esas alınmaktadır.
Kira sözleşmesinin hazırlandığı tarihte cezai işlemlerin uygulanması için oldukça önemlidir. Yasal yolların kullanılması sırasında ise kira sözleşmesi tarihi dışında farklı detaylarında incelenmesi gerekmektedir. Detayların atlanmaması için ise bir avukatla çalışmak oldukça önemlidir.
Kira Hukuku Avukatı Hangi Alanlarda Hizmet Vermektedir?
Kira hukuku avukatları çeşitli alanlarda hizmet vermektedir. Anıt Hukuk Bürosu ile siz de alanında başarılı ve profesyonel avukat kadrosundan destek alabilirsiniz.
-Kira sözleşmesinin hazırlanması,
-Kira sözleşmesinin incelenmesi,
-Kira işleriyle ilgili ihtarların gönderilmesi,
-Kira sözleşmesinin revize edilmesi,
-Ecri misil davaları,
-Kira bedelini ödemeyen kiracılardan kira bedelinin tahliye edilmesi,
-Depozito bedelinin iade edilme davası,
-Kira tespit davaları,
-Tahliye davaları,
-Uyarlama davaları,
-Kira hukuku alanında danışmanlık hizmeti gibi konularda hukuki destek verilmektedir.
Kira hukuku ile kiracının hakları da koruma altına alınmaktadır. Kişilerin ihtiyaçlarına uygun olarak kira hukuku konusunda işlemler doğru bir şekilde ilerlemektedir.
Kira Tespit Davası Nedir?
Kiracı ve kiraya veren kişinin anlaşamadığı durumlarda hakimin müdahalesi doğrultusunda kira bedelinin belirlenmesi mümkün olmaktadır. Bu durum ise kira tespit davası ile mümkün olmaktadır. Kira tespit davası, kiracı tarafından açılabileceği gibi kiraya veren kişiler tarafından da açılabilmektedir. Hakim tarafından gerekli kira tespitinin yapılması halinde oluşan farkın kiracı tarafından ödenmesi gerekmektedir. Kiracının oluşan farkı ödememesi halinde ise kiracının tahliye davası gündeme gelecektir.
Kira artışı için mülk sahibi tarafından açılmakta olan kira tespit davası, kiranın tespiti için de açılabilmektedir. Taraflar, kira sözleşmelerinde kira bedelini serbest bir şekilde belirleme hakkında sahiptir. Özellikle yenilenen kira dönemlerinde mevcut kira bedelinin değiştirilmesi mümkün olmaktadır. Herhangi bir süre sınırı olmadan kira tespit davasının açılması mümkün olmaktadır.
Enflasyonun yükselmesine bağlı olarak kira tespit davaları da artış göstermiştir. Kira sözleşmesinde yapılacak olan artış oranı için bir anlaşmazlık bulunması halinde mal sahibi veya kiracı tarafından kira tespit davası açılabilmektedir. Mülkü kiralayan kişinin kanuna aykırı bir kira artışı yapması halinde ise kiracı tarafından bu davanın açılması mümkün olmaktadır. Kira tesit davasının açılmasında asıl amaç ise mahkeme tarafından yeni kira bedelinin tespit edilmesi olmalıdır.
Kira Tespit Davası Nasıl Açılır?
Kira tespit davası hem mülkü kiraya veren kişi hem de kiracı tarafından açılabilmektedir. Kira bedelinin belirlenmesi için açılacak olan dava her zaman açılabilmektedir. Bunun için davanın ne zaman açıldığı, mahkeme tarafından tespit edilen kiranın yürürlüğe gireceği zaman bakımından da önem teşkil etmektedir. Yani belirlenen bedelin uygulanabilmesi için kira tarihinden en az 30 gün önce kira tespit davasının açılması veya ihtarname gönderilmesi gerekmektedir.
Kiracının Hakları Nelerdir?
Bir malı kiralayan ve belirli dönemlerde ücretini ödemek kaydıyla kullanım sağlayabilen kiracının, hukuki olarak da birçok hakkı bulunduğunu söylemek mümkün olmaktadır.
Kiraya konu olan maldan yararlanmasının kendisine bırakılma hakkı bulunmaktadır.
Kira sözleşmesi düzenlenirken sözleşmenin kiracı aleyhine düzenlenmesi yasaklanmıştır.
Kiralanan mülkün kullanıma elverişli olacak şekilde kararlaştırılan tarihte kiracı tarafından teslim alınma hakkı bulunmaktadır.
Kiracı tarafından ayıbın giderilmesini isteme hakkı bulunmaktadır.
Kiralanan mülkün kullanımının büyük bir derecede engellenmesi veya elverişliliğinin ortadan kalkması halinde belirlenen süre içerisinde sorunların giderilmemesi durumunda kiracının sözleşmeyi feshetme hakkı bulunmaktadır.
Kira sözleşmesinin devam ettiği süre boyunca taşınmazın kiraya verildiği gibi kalmasını, mülk sahibinden isteme hakkı bulunmaktadır.
Kiraya veren kişiden yazılı olarak rıza alınması halinde kiralanan taşınmazın başkasına devredilmesi veya alt kiraya verilmesi de mümkün olmaktadır.
Herhangi bir aksi durumun kararlaştırılmaması durumunda mülk sahibinin vergi ve sigorta gibi yükümlülükleri yerine getirmesi kiracı tarafından talep edilebilmektedir.
Kiracının Hakları ve Kira Sözleşmesi
Yapılan kira sözleşmesiyle kiracının hakları da koruma altına alınmaktadır. Aynı zamanda kiracılara sağlanan haklar birçok kolaylık sağlamaktadır. Bu nedenle kişilerin sahip oldukları hakların bilincinde olması ve buna uygun bir sözleşme hazırlanması oldukça önemlidir. Yapılan kira sözleşmesi her ne kadar kiracının hakları için büyük bir öneme sahip olsa bile aynı zamanda kiraya veren kişiyi ve mülkünü de koruma altına almaktadır. Hukuki açıdan her iki tarafında haklarının korunması amacıyla doğru bir kira sözleşmesinin yapılması son derece önemlidir.
Yaşanacak olan olası sorunları önceden engellemek ve tedbir almak amacıyla kira sözleşmesini bir kira avukatı ile hazırlamanız tavsiye edilmektedir. Anıt Hukuk Bürosundan kira sözleşmesi ve benzeri konularla ilgili olarak destek alabilirsiniz. Bu şekilde yaşanabilecek olan sorunların önüne geçilmesi de mümkün olabilmektedir. Alanında başarılı avukatlar ile kira hukuku alanında her türlü desteği almak için iletişime geçebilirsiniz.