
Şantaj Suçu Nedir? Cezası ve Hukuki Boyutu TCK 107.
Şantaj suçu ve hukuki boyutu, bir kişiyi haksız bir menfaat elde etmek amacıyla zorlamak, tehdit etmek veya iradesini baskı altına almak suretiyle işlenen bir suçtur. Türk Ceza Kanunu’nun 107. maddesine göre, bir kişiyi hukuka aykırı bir menfaat sağlamaya zorlayan ya da ona bir şeyi yapması, yapmaması veya yapmaya devam etmesi için baskı uygulayan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Şantaj suçu, mağdurun kişisel haklarına doğrudan zarar verdiği gibi, kamu düzenini de tehdit eden bir suç türüdür. Hukuki boyutuyla ele alındığında, şantaja uğrayan kişi, savcılığa suç duyurusunda bulunarak yargı sürecini başlatabilir ve maddi-manevi tazminat talep edebilir. Bu suç, aynı zamanda özel hayatın gizliliğini ihlal eden fiillerle birlikte işlendiğinde daha ağır yaptırımlara tabi tutulabili
Table of Contents
Şantaj Suçunun Tanımı ve Hukuki Kapsamı
Şantaj suçu, bireyin irade ve hareket serbestisini sınırlayarak, zorlayıcı bir baskı altına almayı amaçlayan bir fiildir. Hukuki açıdan ele alındığında, bu suçun aynı zamanda kişisel onur, haysiyet ve malvarlığına yönelik bir tehdit unsuru taşıdığı da görülmektedir.

Şantaj Suçu ve Kanuni Dayanağı
Türk Ceza Kanunu Madde 107 uyarınca Şantaj suçu şu şekilde düzenlenmiştir:
- Hakkı olan veya yerine getirmekle yükümü olduğu bir şeyi yapacağını veya yapmayacağını belirterek, bir kişiyi hukuka aykırı bir davranışa zorlamak veya haksız kazanç sağlamak suçtur. Bu fiili işleyen kişiye 1 ila 3 yıl arası hapis ve 5000 günü bulan adli para cezası verilebilir.
- Bir kişinin saygınlığına, onuruna zarar verecek bir hususu açıklayacağı veya isnat edeceği tehdidinde bulunarak menfaat elde etmeye çalışmak da şantaj kapsamındadır ve aynı cezai yaptırıma tabidir.

Şantaj Suçunun Temel Unsurları
Fail ve Mağdur
Şantaj suçunun faili ya da mağduru konusunda kanunda özel bir düzenleme bulunmamaktadır. Herkes bu suçun faili veya mağduru olabilir. Ancak suçun failinin kamu görevlisi olması durumunda, bu eylem ‘irtikap suçu’ olarak değerlendirilir.
Eylem
Şantaj suçunun oluşabilmesi için şu hareketlerden en az birinin gerçekleşmesi gerekir:
- Mağduru, hukuka aykırı bir şeyi yapmaya veya yapmamaya zorlamak,
- Mağduru, haksız kazanç elde etmeye zorlamak,
- Mağdurun şeref veya saygınlığına zarar verecek bilgiler yayınlanacağı tehdidinde bulunmak.
Bu fiillerden herhangi birinin gerçekleşmesi durumunda suç oluşmaktadır.
Şantaj Suçunun Hukuki Sonuçları
Ceza ve Yaptırımlar
- 1 ila 3 yıl arası hapis cezası
- 5000 günü bulan adli para cezası
- Mahkeme, failin durumuna göre hem hapis hem de adli para cezasına birlikte hükmedebilir.
Teşebbüs ve Zincirleme Suç Durumu
Şantaj suçuna teşebbüs edilmesi mümkün olup, failin amacına tam olarak ulaşamadan suçun engellenmesi halinde de cezai süreç işletilir.
Bir fiilin aynı anda birden fazla mağdura yönelik işlenmesi halinde zincirleme suç söz konusu olur ve ceza artırımı uygulanabilir.
Şantaj Suçuna Karşı Alınabilecek Hukuki Tedbirler
Şantaj suçuna maruz kalan kişilerin ilk yapması gereken adım, durumu yetkili makamlara bildirmektir. Türk Ceza Kanunu’nun 107. maddesi kapsamında suç teşkil eden şantaj eylemleri için, mağdur en yakın kolluk kuvvetlerine (polis veya jandarma) başvurabilir ya da doğrudan Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunabilir. Şantajın ispatlanması açısından, tehdit içeren mesajlar, ses kayıtları, e-postalar veya diğer yazılı ve dijital deliller muhafaza edilerek yetkili mercilere sunulmalıdır. Ayrıca, şantaj yapan kişinin mağdura yaklaşmasını engellemek amacıyla, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında uzaklaştırma kararı talep edilebilir.
Bunun yanı sıra, mağdurun kişilik haklarının korunması için hukuki yollara başvurması da mümkündür. Şantaj nedeniyle kişisel hakları ihlal edilen bireyler, Türk Medeni Kanunu ve Borçlar Kanunu hükümlerine dayanarak maddi ve manevi tazminat davası açabilirler. Şantajın sosyal medya veya internet üzerinden gerçekleştirilmesi hâlinde, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ya da ilgili mahkemeler aracılığıyla suç teşkil eden içeriklerin kaldırılması ve faillerin tespiti için hukuki süreç başlatılabilir. Ayrıca, şantajın organize bir suç çerçevesinde işlendiği durumlarda, Terörle Mücadele veya Organize Suçlarla Mücadele birimlerinden destek alınarak daha geniş çaplı bir soruşturma yürütülmesi sağlanabilir.
- Suç duyurusunda bulunarak adli makamları harekete geçirmek,
- Gizlilik ihlali oluşturan durumlar varsa Cumhuriyet Savcılığı’na başvurmak,
- Delilleri koruma altına almak (mesaj, e-posta, ses kayıtları vb.),
- Ceza avukatı desteği almak.
Sonuç
Şantaj suçu, kişilerin irade serbestisini ve özgürlüğünü tehdit eden ciddi bir ceza suçudur. Bu suçla karşılaşmanız halinde gecikmeden hukuk uzmanlarından destek alarak haklarınızı koruma altına almalısınız.
‘Şantaj suçunun oluşabilmesi için mağdurun kanuna aykırı veya yükümlü olmadığı birşeyi yapmaya veya yapmamaya ya da haksız çıkar sağlamaya zorlanması gerekmektedir. Eylemin teşebbüs aşamasına gelip gelmediğinin belirlenmesi hususunda ise “doğrudan doğruya fiilin icrasına başlanması” şeklindeki objektif ölçüt esas alınarak, icra hareketi ile hazırlık hareketi ayrımı yapılmalıdır.’ Yargıtay Kararı – 16. CD., E. 2015/2294 K. 2015/2981 T. 12.10.2015